Dersim’e özgü iki önemli efsane (mitoloji) anlatımını, Dersimli Baki ve Zülfiye Kaya’nın tasarım sanatçısı kızları, Serpil Kaya kendi üslubuna özgü görselleştirerek, yakında çıkacak olan kitabımıza önemli bir zenginlik kazandırdığı için en içten teşekkürlerimizle.
Özellikle Dersim Efsanelerini okuyup öğrenmekle yetinemeyiz. Onların günümüze taşıdıkları çok önemli mesajların, gerek İslam gerekse Hristiyan inanç dünyasına verecekleri çok önemli dersler asla unutulmamalı. Şöyle ki: Eğer Dersim İnanç kültüründe söz sahibi kişiler, yani Dedeler günümüzde hala inanç sözcüleri –liderleri olarak inançtan hiçbir şekilde para kazanmıyor ve bu nedenle inanç dünyasını tertemiz koruyabiliyor iseler, ki öyle.
O efsaneler ve efsanelerde adı geçen Mansur, Düzgün Baba gibi ermişlerin ermişliklerini dünya işlerine karıştırmaktansa, huzura- doğaya geri dönüşlerinin, günümüz dedelerine aktardıkları söylevin payı çok önemlidir.
O eski efsanelerdeki ermişler bile sade bir insan olarak görünmekten öte, ermişliklerini dünya işleri ve özellikle de akçeli işler için asla kullanmıyor iseler, bunun anlamı nesiller boyu unutulamaz.
Cennette parsel parsel arsa ya da cennetin anahtarını satan ortaçağ papazlarının yerini günümüz Hristiyan dünyasında kol gezen, eli kanlı bazı Vatikan bankaları temsil etmiyor mu? Ya da İslam dünyasında Hac görevi artık tümü ile ekonomik bir kavran değil mi? İslam’ı sömüren politik partilerden en iyisi hiç söz etmeyelim. 1954 seçimleri öncesi Sapanca’da köy köy dolaşan DP milletvekili adaylarının, aynı öğlen namazını üç ayrı köyde birden kıldıklarını gördüğümde henüz 13 yaşındaydım. Bu konuyu bu kadarla bırakalım.
Günümüzde, hem Hristiyan hem de İslam dünyasında inancın akçeli sömürüsünün örnekleri kolay kolay bitmez.
O, sözde inanç liderlerinin hiçbirinin Dersim inanç kültüründen ders alacaklarını ve kurulu sömürü düzenlerine çeki düzen vereceklerini hiç sanmıyorum.
Ama Dersim Aleviliği artık Avrupa okullarında seçmeli ders olarak okutuluyor. İnanç dünyasına para ve çıkar ilişkileri girdiğinde, o inanç ne kadar temiz kalınabilir ki?
Bu nedenle, inancın saf temizliğinin temsilcileri Munzur olsun Düzgün Baba olsun asla unutulmamalı.
“Günümüzde dedelerin işlevi mi kaldı? Efsanelere önem veren mi var?” diyeceğinizi biliyorum.
Ama önemli olan onlar arka plana düşseler bile, ekimsel yani kültürel anlamda topluma mal olmuş ve güncel yaşamda, aksamadan sürdürülen yaşam biçimleri ve töresel kurallardır.
Bu da Dersim’de çok boyutlu olarak sürüyor.